21 Ekim 2015 Çarşamba

Japonya’nın Yurda Konulmuş Çocukları

Danielle Demetriou, Tokyo
6 Eylül 2014 

Masami Noguchi tipik Japon bir kız öğrenciyi andırıyor. Mutlu müzik listeleri, origami ve badminton onun hobilerini oluştururken, körili pirinç ise favori yiyecekleri arasında yer alıyor.

Ancak, 17 yaşındaki akranlarından bir açıdan sıyrılıyor; o, yıllarını yurtta yaşayarak geçirmiş binlerce çocuktan biri.

Masami, 3 yaşındayken yurda koyuluyor, tacizci dedesi annesini bıçakladıktan sonra, devlet kurumlarının zorlu sınırları içinde yaşanan dokuz yıl başlıyor.

“Çok katı kuralları vardı.” diyor. “Asla okuldan bir arkadaşımı oraya götüremezdim. Param varken ve dışarıdan bir şeyler almak isterken, dışarıya serbestçe çıkamazdım.”

“Personel çok katıydı. Her zaman daha büyük çocuklara itaat etmek zorundaydım. İçlerinde benim de olduğum daha küçük çocuklar sindirilmişti. Eğer çocuklar kuralları çiğnerse, personel tarafından dövülüyorlardı. Yemek için güçlü bir rekabet vardı ve daha küçük olanlar genelde kaybediyorlardı.”


Bugün, Masami açıkça kendisini en şanslılardan biri sayıyor. Dört buçuk yıl önce bakımevinden alınıp, koruyucu ailenin yanına yerleştirilerek, yaklaşık on yıl içinde hayatında ilk kez normal ve güvenli bir aile hayatının zevkini tadıyor.

“Şimdi kendi odama sahibim. Hiç kimse artık bana zorbalık edemez.” diyor.

“Yurtta hiçbir zaman gelecek dakikada ne olacağını bilemezdim bu yüzden hiçbir zaman güvende hissetmedim. Burası huzurlu ve güvenli.”

“Yürek Parçalayıcı”
Masami, bir azınlık olduğunun oldukça farkında. İnsan Hakları İzleme Örgütü yılbaşlarında yayınladığı raporda, Japonya’daki koruma altındaki 39.000 çocuktan yaklaşık %90’ının bir aile yanından çok devlet yönetimindeki kurumlarda kaldıklarını açıkladı.

Rapor, bu oranın sanayileşmiş ülkeler arasında en yüksek olduğuna,  hala çocuklarının yalnızca yüzde 10’u gibi az bir kısmının koruma veya evlat edinme ile bir aile ortamına taşındığına dikkat çekiyor.

Sonuç olarak, on binlerce Japon çocuk yeterli personeli olmayan kurumlarda, çoğu zaman sıkıntılı şartlarda, kötü davranılan, şiddet görülen ve neticede toplumsal damgalamaya maruz kalınan bir ortamda yaşıyor.

“Japonya’da, kimsesizlerinyurttakalması gerektiği düşüncesi bilinçsiz bir algı gibi görülüyor.”
Mika Hobbs, Koruyucu Anne

Geçen yıl, Birleşmiş Milletler'in Alternatif Bakım Yönergeleri, çocukların üçerli bakım altında aile merkezli ortamlara yerleştirilmesi için çağrıda bulunmasına rağmen, yurtta yaşayan binlerce bebeğin ve üç binden fazla çocuğun olması endişelenmek için önemli bir nedeni oluşturuyor.

Japonya’nın “yürek parçalayıcı” durumunu tanımlayan, İnsan Hakları İzleme Örgütü Japon direktörü Kanae Doi; hükümetin, çocuk hakları üzerinde ağırlıklı olarak kurumlara bağlı bir koruma politikasını öncelik edinmiş olduğunu ifade ediyor.

“Bu durum, bürokratik önceliklerin çocukların haklarına baskın çıkmasından dolayıdır.” diyor.

“Mevcut çocuk bakım kurumlarındaki bürokratların ve çalışanların yerleşik mali çıkarları, orada kalan çocukların sayısına bağlı olarak alınan hükümet sübvansiyonları olduğundan, anlamlı bir reform yapmak oldukça zor.”

“Bu gerçeğe dayanarak, Japonya’nın çocuk rehberi merkezleri genellikle, biyolojik ebeveynlerin, çocukların yurtlardan çok koruyucu aile yanında yaşaması yönündeki tercihlerini erteliyor, ya da zaman alıcı ve genellikle hassas evlat edinme ve koruyucu aile düzenlemelerini önlemeye çalışıyorlar.

“Düşler Olmadan”

“Bir aile yanında yaşamaktan çok bir yurtta yaşamanın potansiyel etkisi; zayıf bedensel sağlık, gelişimsel gecikmeler ve uzun süreli psikolojik hasar etkileri olmak üzere detaylı bir şekilde kanıtlanmıştır/belgelenmiştir.”

Nottingham Üniversitesi'nde Adli Psikoloji ve Çocuk Sağlığı Profesörü Kevin Browne, İnsan Hakları İzleme Raporu “Düşler Olmadan” başlığında; “görünüşte kaliteli olsa bile”kurumsal bakımın, çocukların ilişki kurma yetenekleri üzerinde hayatları boyunca zararlı etkiler yaratabileceğini ifade ediyor.

Ayrıca raporda,  şimdi 19 yaşında olan, yurtta vahşice zorbalık edilen genç bir öğrenci olarak hatırlanan Toshiyuki Abe’ye atıf yapılıyor.

“Bir beyzbol sopasıyla yüzüme vurularak dövüldüm. Daha büyük çocuklar, eğer kötü bir gün geçiriyorlarsa, sadece bana vururlardı.” diye hatırlattı.

119 sayfalık rapor Japon bakım sistemi üzerinde, tüm çocuk bakım kurumların kapatılması ve bakımevinden çok, evlat edinme ya da koruyucu aileliğe öncelik verilmesini içeren önemli bir reform çağrısında bulunuyor.

Buna karşılık, Japonya’nın Sağlık, Çalışma ve Refah Bakanlığı, ebeveynlerinden alınan çocukların aile temelli bakım oranını arttırmak için aktif adımlar atıldığını ifade ediyor.
Bakanlık sözcüsü; “Mevcut durumda, çocukların %90’nı sosyal yardımlaşma tesislerinde kalırken, %10’nu ise koruyucu ebeveynlerin yanında, aile evinde kalıyorlar.” diye ifade ediyor.

“Bizim amacımız, önümüzdeki birkaç on yıl içinde, -küçük ölçekte hepsinin sırasıyla-yaklaşık üçte birinin koruyucu ebeveynlerin yanında aile evlerinde, grup evlerinde ve sosyal yardımlaşma tesislerinde kalması ve böylece onların dağılımını dengelemek.”
O zamana kadar Masami, -Batı Tokyo, Machida’da bir aile ile yaşayan üç evlatlık çocuktan biriydi- Japonya’da bir azınlık olmaya mahkûm gibi görünüyordu.

“Japonya’da, kimsesizlerin yurtta kalması gerektiği düşüncesi bilinçsiz bir algı gibi görülüyor.”diyor Mika Hobbs,48, Masami’nin koruyucu Annesi.

“Kan bağının güçlü bir duygusu var ve başka birinin çocuğunu almak Japon Halkına doğal bir şey gibi görünmüyor.”

Bir aile ortamında bulunmanın yararlarını vurgulayarak ekliyor; “-yurtların dışında- Onlar tam bir birey olabilirler.”

“Okuldaki aktivitelerle, sporla, yerel aktivitelerle meşguller. Gözümüzün önünde büyüdüklerini görebiliriz. Ancak onlar hala yurtta kalmış oldukları için damgalanmış hissediyorlar.”

(Bu yazı, Hayat Sende Gönüllüsü Ezgi Çetin tarafından çevrilmiştir. Yazının aslına http://www.bbc.com/news/world-asia-28636008 bağlantısından ulaşılabilir.)

Hayat Sende Derneği'nin sesinin daha yüksek çıkması elinizde. Gönüllü çevirilere katkı sağlamak için hayatsendegenclik@gmail.com adresine e-posta atabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder