Alper Tuncer
Hayatta ne
zorluklar varmış, bu kadar bolluk arasında ne yalnızlıklar varmış…!
Benim ilk
ziyaretimdi bu.Hem heyecanlandım hem hüzünlendim. İnanırmısınız çocukluğumu
yeniden yaşadım. Sevgiyle büyümek,paylaşmak insanın gelişiminde en önemli
etken.Bu duyguları bu maneviyatı yaşayan kişiler olarak bu tür organizasyonlara
destek olmak zorundayız. Destek olmalıyız ki bu kardeşlerimiz de başkalarına
destek olabilmeyi öğrenmeliler.Kimse anne babanın yerini dolduramaz
elbette ama az da olsa onlara sevgi göstermek onlara bu zor günlerinde yardımcı
olacaktır diye düşünüyorum.Biliyorum ki bizim emeklerimiz, ziyaretlerimiz
denizde bir kaşık su ama olsun.Yeterki bir adım.Ben kendi adıma bu adımı
attığım için gururluyum,huzurluyum.Kardeşlerime sonuna kadar destek olmaya
varım.Herkes kendi çocukluğunu aklına getirmeli ve bu adımı atmalı.
Şenay
Başşahin
10-15
dakikalık alışma sürecinden sonra sanki yıllardır tanıyormuşcasına sokulmaları,
tebessümleri, konuşmaları ve birlikte birşeyer yapmaktan duydukları mutluluğun
gözlerinden okunması herşeye değer.. Bizim için küçük belki de önemsiz,
ancak onlar için önemli ve özenle yaptıkları küçücük hediyeleri kocaman
yürekleriyle sunmaları.. Tarifsiz duygular bunlar..
Elbette çok
şeye ihtiyaçları var. Fakat gözle görülen, yüzlerinden yansıyan, dillerinden
dökülen ilgiye ve sevgiye duydukları ihtiyaç.. Ayrılırken her birisinin ayrı
ayrı "tekrar geleceksin dimi ? " soruları ve defalarca sarılıp
öpmeleri insanın kendisini sorgulamasına sebep oluyor. Demekki bu kadar ihmal
ediyoruz çocuklarımızı.. Yani geleceğimizi, yani umutlarımızı.. İhmal etmemek
dileyle.. Ben tekrar gideceğim, sonra tekrar, sonra tekrar tekrar tekrar..
Duygu
Karaman
Çocuklarla
böyle bir ortamda ilk buluşmamdı.Aykut'un hazırladığı bu güzel
organizsayon,belki de hayatımın içinde 2 saatlik bir huzur bulma
yolculuğuydu.Onların gülüşlerini ,mutluluklarını,sevgiye nasıl ihtiyaçları
olduğunu bu ziyaretle görme fırsatım oldu.Çıktıktan sonra,iyiki gelmişim ve
imkan buldukça bu çocukların yanında olmalıyım duygusuna kapıldım.Herkes en azından
hayatında 1 kere çocukların yüzündeki o mutluluğu görmeli..
Serkan
Yılmaz
Kardeşlerimizin
gözlerindeki ışıltıyı cam şişeleri boyayarak renklendirip, onların
yaratıcılığını sergilemelerine yardımcı olmaya; merak ettikleri soruları
cevaplayıp, muzip ve şakacı oyunlarında rol almaya çalıştık. Çobanyıldızı'nın
katıldığım bu aktivitesinde çocukların vizyonuna bir parça katkım olduysa ne
mutlu bana. Bu fırsat için teşekkür ederim.
Serçin
Aydoğdu
4 grup var; genç kızlar, genç erkekler, minik erkekler
ve minikler karışık yaşları 7-12 arası 38 çocuk… Belki o hafta kimse gelmez
diye, planları hep varmış ya film izliyorlarmış ya da ikna edip dışarı
çıkıyorlarmış top oynamaya… Çok farklı değil bu kısmı benim çocukluğumdan, ne
kadar oyun oynadım ki sanki babamla. Annem kazak ördü belki ama kolye yapmadı
bana, hiç eksikliğini de duymadım. İnsan sahip olduklarını normal kabul edip
diğer insanlarda aynı koşullara sahip sanıyor. Ama değil ne yazıkki...
Harcadığımız zaman hayat kadar, neden ihtiyacı olana vermeyelim. Öncülüğün için
teşekkürler Aykut.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder