Kurumlarda (yetiştirme yurtlarında) çocuk
bakım modelinden, aile ve toplum düzeyinde yanıtlar sunan bir bakım modeline
geçiş oldukça zorlayıcı bir süreçtir. Bu
süreç vizyon, tutum ve kaynaklarda büyük bir değişim gerektirir. Değişim, bu üç
alan ele alınmadığı sürece gerçekleşemez ve uzun aşamalıdır.
VİZYON
Çalıştığım birçok ülkede, yerel uzmanlar
ve kanunlara karar veren kişiler çocukların niçin yetiştirme yurtlarına
yerleştirilmesi gerektiği konusunda güçlü inançlara sahiptiler. Bu ortak tutum
ve inançlar;
- Kurumdaki çocukların aileleri kötü insanlardır, aksi takdirde bu aileler çocuklarını terk etmiş olmazdı.
- Ülkemde kimse engelli çocuklara bakmayacaktır.
- Koruyucu aileler çocukların bakımını sadece parası için yapar. Koruyucu aileler çocuklar için uygun sevgi ve ilgiyi sağlayamaz.
- Ülkemiz bu değişiklikleri uygulamak için oldukça fakir. Değişim oldukça pahalı.
Bu inançlara sahip olanlar başka
seçenekleri görmediği için sık olarak hakim olan inanç ve tutumlar bunlardır. Bu yüzden, çocukların bakımından
sorumlu olan tüm kişilere alternatif vizyon geliştirebilmeleri, çocukların
sağlığına ve gelişimine zarar veren kurum bakımı olmadan da çocukların
bakımının mümkün olabileceğini görmeleri için fırsatlar sunulmalıdır.
TUTUMLAR
Birçok ülkede, engelli bireylere yapılan
etiketleme toplum temelli hizmetlerin kurulma sürecini zorlaştırmıştır. Son
yıllarda, bazı ülkeler engelli çocuklar için küçük grup evler kurulmasına karşı
kampanyalara destek için sosyal medyayı seferber etmiştir. Bilinmeyenin korkusu,
bilinçlendirme kampanyaları ve danışma süreçleri ile önlenmediği sürece aşırı
davranışlara dönüşebilir.
Engelli bireylerin yanı sıra, birçok
toplum yetiştirme yurtlarında yaşayan çocukları da etiketler. Bu çocuklar yanlış
bir şekilde sosyal olmayan davranışlar hatta toplumda işlenen suçlarla
ilişkilendirilir. Yine bu durum, sosyal hizmetlerin geliştirilmesine karşı
dirence ve toplumda bu çocuklar için yatırım yapacak kesimin üzerindeki
isteksizliğe sebep olur.
Yetiştirme yurtlarında çalışanlar da
işlerini kaybedeceklerini düşünür, kendilerinin ve ailelerinin geleceğinden korkarlar.
Çalışanlar desteklenmediği ve değişime dahil edilmedikleri sürece büyük bir
direnç faktörü haline gelebilirler. Çalışanların çocukları ailelerinin
yanlarına gittiğinde, ailelerin onları döveceğini ve yeterli yemek
vermeyeceğini anlatarak değişime direnmeye ikna etmeye çalıştıkları
bilinmektedir.
KAYNAKLAR
Yetiştirme yurtlarının kapatılması uzun
ve karmaşık bir süreçtir. Bu süreci doğru bir şekilde yönetmek ek olarak önemli
ölçüde insan kaynağı gerektirir. Bu kaynaklar genellikle planlamadan sorumlu
kişiler tarafından önemsenmez ve bu da değişimin uygulanmasında engellemelere
sebep olur. Birçok ülkede, hükümetler değişimin karmaşık programlarını
denetlemek için gerekli kalifiye proje yöneticilerinden yoksundur.
Değişimin gerçekleşmesi için ek mali
gelir, sermaye yatırımı için, değişim sürecinin yönetilmesi, iş gücü gelişimi
ve çocukları değerlendirme ve hazırlama gerekir. Buna ek olarak, yeni hizmet
sistemi ve eski kurumlar, bir süreliğine, paralel çalışıyor olacaktır. Yani
yeni toplum hizmetleri kuruldukça ve eski kurumlar kapatıldıkça, geçiş
aşamasını kapayabilmek için ekstra kaynaklara ihtiyaç olacaktır.
Yeni eğitimli ve hazırlanmış işgücü,
toplumda geliştirilen farklı hizmetleri yürütmek için gereklidir. Tüm ülkeler
acil koruyucu ebeveynler, aile destek uzmanları, öğretim görevlileri veya
mesleki terapistler gibi meslek dallarına sahip değildir. Kurumlar kapatılmadan
önce bu gibi yeni meslekler geliştirilmelidir.
Son olarak, birçok ülkede yetiştirme
yurtlarının bulunduğu binalar büyük meşgaleyi temsil eder. Birçok yönetici ve siyasetçi bu binaların
hizmetleri sağlamak için kullanılmaya devam edilmesi gerektiğine inanır- bu
binalar son derece kötü olan ve izole edilmiş kırsal alanlarda olsalar bile.
Sonuç olarak, tüm bu engeller ve
zorluluklar ele alınmadıkça, değişim süreci son derece yavaş ilerler.
(Bu çeviri Hayat Sende Gönüllüsü Tuğba Çetin tarafından yapılmış olup, makalenin aslına Lumos Vakfının sitesinden erişilebilir.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder